
Cem Dizdar – Fanatik
Futbol öyle bir oyun ki, darmadağın olmuş takımlara bile ilginç hikayeler bağışlıyor. Dün akşam Rize’de 30. dakikaya kadar uyku mahmuru görünümündeki Beşiktaş, rakibin girdiği karşı karşıya pozisyonlar da kalecisi Mert Günok’la maçta kalırken yediği golü kendi kalesine attı. Yetmedi, 45+3’te kaleyi bulan tek şutu lehine gol oldu. Hatırlanır mı bilmem? Semih Kılıçsoy milli takıma alınmadı ya da Beşiktaş 11’ine gönderilmedi diye ortalığı toz duman eden futbol ileri gelenleri vardı! Yetiştirdiği iddia edilen Serdar Topraktepe kendi belirlediği 11’lerin çoğuna almadı oyuncusunu. O ileri gelenlerin ise ne izi ne tozu kaldı! Yönetim(ler) marifetiyle paralize olmuş bir takım Beşiktaş. Sakinleşmek için zamana ihtiyacı var ama o zamanı kimle, nasıl kazanacak işte orası meçhul!
Güntekin Onay – Hürriyet
Her şeyden önce yüksek tempolu ve seyir zevki yüksek bir maç oldu. Bunda ev sahibi Rizespor’un baskılı ve hücümu düşünen oyunu etkendi. Genel anlamda sahada mücadele etmeye çalışan ancak birbirinden kopuk, organizasyondan uzak bir takım görüntüsü vardı. Beşiktaş özellikle de orta alandan hücuma geçişlerde ve bağlantılarda çok ciddi sorunlar yaşıyor. Kaleci ve kaptan Mert Günok, müthiş kurtarışlarıyla dün alınan 1 puanın mimarı oldu. Maçı kazanmayı kesinlikle hakeden Rizespor idi ama Mert Günok gibi bir devi geçemediler. Maçın hakemi Ozan Ergün’ü beğendim. Çabuk ve net kararlar verdi. Kendinden emin ve pozisyonlara yakındı. Hepsinden önemlisi de kişilikli ve cesurdu.
Ali Gültiken – Sabah
Yönetimler değişiyor, teknik adamlar değişiyor, oyuna giren çıkanlar değişiyor, ilk 11’ler değişiyor ama Beşiktaş’ın sahadaki kötü oyunu değişmiyor. O beklenen reaksiyon, oyun coşkusu bir türlü yeşil çimlerin üzerinde ortaya çıkmıyor veya çıkamıyor. Her yerde Mert var. Beşiktaş’ın direncinde o var, Beşiktaş’ın sahada kalma iradesinde o var, kalesinden arkadaşlarını etkilemeye çalışan coşkuda o var, acaba oyun içinde diğer oyunculara ulaşır mı dediğimiz kıvılcımda yine o var. Ama sonuçta gördüğümüz şey, bunların sahada hiçbir oyuncuya bulaşmadığı. Her maç yeni bir başlangıç, taraftar ‘Acaba bu maç yeni bir şeyler ortaya çıkabilir mi’ diye ümit ediyor. Fakat sahadaki fotoğraflar hiçbir zaman renklenmiyor. Umut ediyoruz bir gün bu sürecin bir noktası olacaktır.
Uğur Meleke – Hürriyet
Dün Rize’de sezonun en enteresan ilk devrelerinden birini seyrettik. Eğer Rizespor santrforu Ali Sowe biraz daha becerikli olsa, 20’nci dakikada 4 gol atmış olabilirdi Beşiktaş kalesine. Dün Rize’de oynanan ilk yarı Beşiktaş’ın son iki aydaki her kronik rahatsızlığından birer kuple içeriyordu zaten: 1-) Beşiktaş geriden pasla çıkamıyor. Bir-iki yalancı hazırlık pası sonrası Mert Günok’a dönüyor ve uzun topa mecbur kalıyorlar. 2-) Mert Günok uzak mesafeye iyi toplar atıyor ama Beşiktaş’ın iki kanat hücumcusu da uzun boylu olmadığı için kayboluyorlar orada. 3-) Beşiktaş’ta Paulista sonrası stoperde kim oynarsa oynasın vasat performanslar ortaya koyuyor. Uduokhai, Talha ya da Emirhan çok fazla fark etmiyor. 4-) Beşiktaş kornerleri de savunamıyor.